POLİS TERÖRÜ DEVAM EDİYOR

Yorum · 90 Görüntülenmeler

Keyfi Baskınlar ve Hukukun Ayaklar Altına Alınması

Son günlerde şehrimizde art arda yaşanan polis baskınları, adalet duygusunu yok eden ve halkı derin bir endişeye sürükleyen olaylar olarak karşımıza çıkıyor. Polis teşkilatı, hukukun temel ilkelerini hiçe sayarak, gerekçe bile göstermeden şehrimizin önde gelen mekanik sahipleri ve çalışanlarına yönelik operasyonlar düzenledi. Bu baskınlar sonucunda tutuklanan isimler arasında Hector Sand, Douglas James, Salvador Steffan Maestro, Ashwyn Rogers, Martin Heartz, Ka'ron Carter ve Jeff Person gibi tanınmış isimler bulunuyor.

Hukuksuz Suçlamalar ve Polis Devletine Giden Yol:

Polislerin, baskın sırasında hangi sebeple bu operasyonları gerçekleştirdiklerini bile açıklayamadığı bu kişiler, kara para aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı ve organize suç şebekesi kurmak gibi suçlamalarla karşı karşıya bırakıldı. Ancak, bu suçlamalar ne bir delile dayanıyor ne de herhangi bir hukuki süreçle destekleniyor. Tutuklanan vatandaşlarımız, 14 saat boyunca nezarethanede tutulduktan sonra, suçları kanıtlanamamasına rağmen tutuklu yargılanma kararıyla karşı karşıya bırakıldı. Bu durum, sadece hukukun üstünlüğünü değil, aynı zamanda insan haklarını da alenen ihlal eden bir skandal olarak karşımıza çıkıyor.

Polisin Keyfi ve Orantısız Gücü:

Şehirdeki mekanik dükkanlarına yönelik bu keyfi baskınlar, polis teşkilatının kontrolsüz gücünü ve orantısız müdahalelerini bir kez daha gözler önüne serdi. Mekanik sektöründeki hizmet eksikliği halkın günlük yaşamını olumsuz etkilerken, bu son operasyonlar halkın güvenini yerle bir etti. Geçtiğimiz günlerde polisin başka baskınlarında da benzer şekilde, operasyonu gerçekleştiren polis memurlarının baskın gerekçelerini dahi bilmedikleri ortaya çıktı. Bu durum, polisin hukuka dayanmayan bir güç olarak hareket ettiğine dair ciddi şüpheler doğurdu.

Adaletsizlik ve Polis Devleti Tehdidi:

Mekanik dükkanlarına yönelik baskınlarda gözaltına alınan vatandaşlarımız, suçlanırken herhangi bir gerekçe sunulmadı, bu da adaletin tamamen göz ardı edildiğini ve hukukun yok sayıldığını gözler önüne serdi. Halkın aklında ise tek bir soru kaldı: Polis teşkilatı, hukuku ve devleti hiçe sayarak kendi kurallarını mı koymaya çalışıyor? Bir illegal polis devleti mi kuruluyor?

Halkın Adalet Beklentisi:

Polis teşkilatının bu keyfi, orantısız ve hukuksuz müdahaleleri, şehirde derin bir güvensizlik yarattı. Adaletin sağlanması ve hukukun üstünlüğünün korunması için acilen harekete geçilmesi gerektiği ortada. Bu baskınların arkasındaki gerçeklerin açığa çıkarılması ve polis teşkilatının bu hukuksuz eylemlerinden hesap vermesi gerekiyor. Halk, kendilerini korumakla yükümlü olan güvenlik güçlerinden adalet beklerken, karşı karşıya kaldıkları bu keyfi müdahalelerle yalnız bırakıldı.

Polisin bu hukuksuz baskınlarının durdurulması, vatandaşların haklarının korunması ve adaletin sağlanması için yetkililerin derhal harekete geçmesi gerekiyor. Şehrimizde, polis devleti tehdidine karşı direnişin başlaması kaçınılmaz hale gelmiştir.

Yorum